‘Gelen ağam giden paşam’ şeklinde söylenmiş bir deyim vardır.
Yöneticileri, ne olduklarından yüksek göstereceksiniz ne de varsa hizmetlerini, emeklerini görmezden geleceksiniz. Olması gereken budur....
‘Gelen ağam giden paşam’ şeklinde söylenmiş bir deyim vardır.
Yöneticileri, ne olduklarından yüksek göstereceksiniz ne de varsa hizmetlerini, emeklerini görmezden geleceksiniz. Olması gereken budur. ‘Başta kim olursa olsun hepsine saygılı davranırım’ anlamında kullanılan bir deyimdir. Bunca yıllık gazetecilik hayatımda prensip olarak ne gidene ağam dedim, ne de gelene paşam… Hükümetler, bakanlar, milletvekilleri, valiler geldi gitti, paşalar geldi gitti; kurum müdürleri, amirleri değişti. Onları değerlendirirken sadece hizmetlerine baktım. Kendime göre ve kendi çapımda çalışanları, hizmet üretenleri takdir ettim, çalışmayanları, laf üretenleri tenkit etmekten çekinmedim.
Bildiğiniz gibi bir gece ansızın Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın Instagram hesabı üzerinden yaptığı bir açıklama ile görevinden istifa ettiğini duyurdu. Sebebi her ne olursa olsun böyle bir istifayı Berat Albayrak gibi değerli bir isme yakıştıramadım. Berat Bey kamuoyu önünde Devlet Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı, Hükümeti ve partisini zor durumda bıraktı. Fitne ve fesatçıların eline güçlü bir koz verdi. İstifa eden Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın yerine eski Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan getirildi. 58 yaşındaki Lütfi Elvan, siyasi kariyerinde Kalkınma Bakanlığı, Başbakan Yardımcılığı, Ulaştırma-Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı gibi önemli görevler üstlendi.
Şimdi sözüm Hükümet ve parti içindeki Albayrakcılara: Siz siz olun, yeni bakana tüm gücünüzle destek olun. Düşmana kendilerinize güldürmeyin.
RANTSAL DÖNÜŞÜME DİKKAT
İzmir bildiğiniz gibi büyük bir deprem atlattı ve 115 can kaybı yaşandı. Gerek devlet, gerekse başta Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm belediyeler, sürekli olarak depremzedelerin yanında oldu. Bir nebze de olsa acılarını dindirmeye gayret gösterdi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum, İzmir depreminde evi yıkılan her vatandaşa bir daire verileceğini açıkladı. Kurum, birden fazla dairesi yıkılanlar ise alacakları her daire için 0 faizle, iki yılı geri ödemesiz 18 yıl boyunca ödeme yapacaklarını açıkladı. Türkiye’de depreme dayanıksız binaların güçlendirilmesi ya da yeniden yapılması önünde zorluklar var. Kentsel dönüşümün amacına uygun hayata geçirilmesi gerektiğine yönelik uyarılar artıyor. Bu işin devlet tarafı olduğu gibi ortaya rant peşinde koşan müteahhitler de çıktı. Evleri hasarsız veya az hasarlı olan daire sakinlerini kafalamak isteyen bu tür asalaklar sapa sağlam binaları kentsel dönüşüme sokturmak için plan üstüne plan yapıyor. Kentsel dönüşüm kapsamında dayanıksız binaları yıkıp yeniden yapmanın maliyeti var. Bu maliyet, kur artışı devam ettikçe daha da artıyor. Fakat bunun yanı sıra binaları yıkmadan güçlendirme modelleri de var. Güçlendirmenin yeniden inşa etmekten daha ucuz olduğunun da altını çizmek istiyorum.
ADRESE TESLİM SÖZ
“Bugün paranız yoktur, yarın olabilir; mevkiniz yoktur yarın olabilir; lakin bugün ‘şerefiniz’ yoksa, yarın da olmaz…”
~Tuncel Kurtiz~
