Futbolcunun, futbolcunun akademisi olur, olmalıdır da şart, mutlaka. Bilinçli eğitim gerek. Spor okulları, futbol okulları, Altınordu Futbol Akademisi (ALFA), Göztepe Futbol Akademisi ve daha niceleri...

Futbolcunun, futbolcunun akademisi olur, olmalıdır da şart, mutlaka. Bilinçli eğitim gerek. Spor okulları, futbol okulları, Altınordu Futbol Akademisi (ALFA), Göztepe Futbol Akademisi ve daha niceleri var, sayı daha da artmalı. Geri kafalı, istemezükçü değilim. Ancak hakemliğin, adaletin akademisi, üniversitesi, yüksek okulu, olmaz, olamaz. Hakemlik bambaşka bir şey. En baştan seçerken iyi seçeceksin, ayrım gayrım yapmayacaksın, kurslar, kritikler, eğitim seminerleri, sınavlar, tabii ki de özellikle maçlar yeter. Bir de kaliteli gözlemci verirsen, işlem tamam. Yeteneklinin önünü açacaksın, beceremeyene de yol vereceksin. Profesyonel hakemlik ne kadar saçma ise, VAR ile AVAR tam olarak yapılamadığı için ne kadar gereksizse, hakem akademisi de o kadar anlamsızdır, boştur. Madem bu kadar çok parası var TFF'nin, Süper Lig'e bol keseden vereceğine aday, il hakemi olanlara bol versin. Sahip çıkacaksın ki, iyi hakemler ortaya çıksın. Maddi ve manevi destek, tabana, alt yapıya. Yoksa daha çok hakem hataları konuşuruz. İki maçı kötü giderse akademi diploması mı iptal olacak ?

FENERBAHÇE'NİN PENALTISI

Fenerbahçeli değilim, düşmanı da değilim. Hakem hayranı değilim, düşmanı da değilim. Kıskanç, özenti hiç değilim. Herkes kendi nasibini yer, Allah daha çok versin. Golle sonuçlanan Fenerbahçe - Ankaragücü maçındaki penaltı pozisyonu. İtme ve de üstüne oturma, faul, temas, direkt serbest vuruş ve de sonuç penaltı. İki kişi hava topuna yükseldi, biri tam kafayla topa vuracağı sırada diğeri avuç içiyle, üç parmağıyla, dürttü, iktirdi, iteledi. İlla ki düşmesi gerekmez. Konumunu bozdu sonuçta. Mutlak gol ihtimali varsa kırmızı kart, değilse sarı, ceza alanı içinde ise penaltı. Gelelim Trabzonspor - Beşiktaş maçına. Zaten bir maçta numunelik olursa diğerlerinde bolca olur. Orta sahada, yanlarda aynısı. Avuç içi, parmaklar, dirsek basma, dirsekle vurma, hepsi faul, serbest vuruş. Ceza alanı içinde olursa da penaltı. Dışarda olan içerde, olunca niye verilmesin ki. 'Penaltı penaltı gibi olacak' mı, bırakın böyle boş lafları. Ha FB'nin aleyhine olsaydı verir miydi, bilemem. Atilla zaten hakem değil, futbolu bilmiyor, hakemliğe yatkın değil. Bu pozisyonu nasıl gördü, anladı, verdi işte ben buna şaşırdım kaldı. Nasıl verir değil, nasıl verdi ? Yoksa akademili mi, şaka şaka.

KAPTANIM MEHMET SAİT İLE AZAMET HOCAM

Zihniyetlerini, görüşlerini bilemem. İnsanlıklarına, karakterlerine bakıyorum. Önce insan, önce sporcu ikisi de sonra aday. Partileri beni ilgilendirmiyor. Burası yeri değil. Spora siyaset sokmam. Buraya da partilerini yazmıyorum. Kasten, bilerek. Zaten ferdi bir olay. Partisine mi adaya mı oy verilecek ? Karar sizin. Kişiliklerine güvendiğim, sportif yönlerini de takdir ettiğim iki güzel insan, aday adaylığını geçti milletvekili adayı oldu, İzmir'imden. Başka da sportif aday olan yok sanıyorum. Mehmet Sait Başdaş ile Azamet Yazıcı. Yeşilova'nın duayenlerinden Akın Küçükoğullarından başkanım ağabeyim ise aday adayı olmadı. Farklı partilerden, farklı görüşlerden. Olabilir. Sait kaptanım, Başdaş kardeşlerin 3.'sü. Dördünün de adında Mehmet var. Mehmet Emin Başdaş, Mehmet Feyzi Başdaş, Mehmet Sait Başdaş ile Mehmet Başdaş. Yapıcıoğlu Gençlik'i Yapıcıoğlu Başdaş yaptı, yıllar önce başkan oldu, destek verdi. Futbolcu, kulüp başkanı, sporsever, sporcu, esnaf, ticaret erbabı, Başdaş market zinciri ortaklarından. İlk gençlik yıllarımdan tanırım, azimli çok çalışkandır kardeşler. Kaptan olarak çıktığı maçların hakemiydim. Azamet Yazıcı, sporun piri, özellikle futbol dışı branşların. Okulundan belli, o da Atatürk Liseli. Spor merkezi işletmecisi, işvereni, spor eğitmeni, beden eğitimi ve spor bölümü mezunu. Usta, emektar isim Erhan Gölbey yönetimindeki Dev Ajans İzmiredairtv'de spor üzerine proğramlar yaptık, insanı sever, tanır ve bilir. İkisi de önce insan, sporcu, sonra milletvekili adayı, hayırlı uğurlu olsun Allah utandırmasın. İş bu yazı, milletvekili olunca bir menfaat bekleme adına yazılmamıştır. Böyle biline. Biz dostuz, onlara bu kötülüğü yapmam, fıtratımda yok.