"Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok/Bir yer ki, sevenler, sevilenlerden haber yo...

"Artık bu solan bahçede bülbüllere yer yok/Bir yer ki, sevenler, sevilenlerden haber yok/Bezminde kadeh kırdığımız sevgililer yok/Bir yer ki, sevenler, sevilenlerden haber yok"  Türk müziğinde bir devir kapandı. Türk musikisinin önde gelen fem-i muhsinlerinden Prof. Dr. Alaeddin Yavaşça, ebediyete intikal etti. Türk Müziği’nin en önemli besteci, ses sanatçısı, duayen hocası Prof. Dr. Alaeddin Yavaşça 96 yaşında hayata gözlerini yumdu. Evet dün haber bültenlerinde bu cümlelerle verildi Alaeddin Yavaşça’nın vefatı. Kuran'ın Ali imran suresinin 185. Ayeti’nin en açık şekliyle belirttiği gibi “Her canlı ölümü tadacaktı’ Yavaşça’da rabbimin ayeti kerimede belirttiği gibi vuslata kavuştu. 652 beste 256 ödüllük bir sanat yaşamının ardından sonsuzluğa uğradığımız Türk Sanat Musikisi’nin duayeni bu bestelerden 82 tanesini görev yaptığı hastanelerde bestelemiş. Bunları neden yazdım. Birincisi Alaeddin Yavaşça’nın bestelerine olan sevgim, saygım ve hürmetimden. Bestelerindeki naifliği, ruhumuza hitabını unutmak mümkün değil iken kendisi de anılırımızdaki müstesna yerini aldı. KİMLER GİTMİŞ’ İkincisi de her güzel şeyin bir sonu olduğunu önce kendime sonra da sizlere hatırlatmak için. Şöyle bir düşünün ahirete kimleri göndermişsiniz. Ömrünüz boyunca yaşadığınız sevinç ve acılar. Çocukluğunuz, gençliğniiz, evlilik hayatınız, torunlar ve tombalaklar. Geride kalan onlarla ne kadar kaliteli ve ne kadar dolu dolu bir hayat geçirebildiğiniz. Uhrevi hayatın varlığına da inanan biri iseniz kimsenin kalbini kırmamanın Cennet’te bir köşk sahibi olmakla eşdeğer görüldüğünü de bilirsiniz. Bir insanın yüzünü güldürmenin, dini değerini yani sevabını bir kenara bırakın yüreğinize ne kadar iyi geldiğini de tecrübe etmişsinizdir. Yeni moda deyimle insanlara dokunmanın hafifliğini yaşamışsınızdır. Eskilerin deyimi ile de bir nefeslik ömürde kimsenin kalbini kırmaya değmez. 5 METRELİK BEZ’ Hele hele 5 metrelik bez (Kefen) için dünya malına meyletmenin de gereği yok. Haram kazançla diğer tarafta nasıl karşılanacağınızı bir ipin hesabını veremeyen hamaldan öğrenebilirsiniz. Ailenizden başlayarak komşularınızın, çevrenizin ve tüm insanlığın hayatını kolaylaştırmak, güzelleştirmek için mücadele etmenin mutluluğu ise bambaşka. Mutluluğun ipuçlarından biri de hayırlı, fiziki ve ruhi sağlığı yerinde nesiller yetiştirmek. Cennet kokusu dolu çocuklarımızı kendi ayaklarına basabilecek, hayatını idame ettirebilecek bireyler olarak yetiştirmek gerektiğini de bir dipnot olarak yazıya koymak istedim. Sağlıklı nesiller yetiştirmenin yolları ise bir başka yazımızın konusu olsun. Ezcümle: Bir insanın gerçek zenginliği, onun bu dünyada yaptığı iyiliklerdir. Hz Muhammed (S.A.V)