Türkiye- Irak Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TISİAD) Başkanı Salih Çelik, Çukurova Bölgesel Havaalanı ve Liman...

Türkiye- Irak Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TISİAD) Başkanı Salih Çelik, Çukurova Bölgesel Havaalanı ve Liman genişleme projelerinin bölge Türkiye için önem arz ettiğini söyledi Salih Çelik, Türkiye- Irak Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TISİAD) Başkanı olarak bugünlerde yaptığı ziyaretler ve kente dair yaptığı açıklamalarla dikkat çeken bir iş insanı. Farklı sivil toplum kuruluşlarında da aktif görevleri olan Çelik’le iş faaliyetlerini ve dernek olarak gündemlerini konuştuk. Çelik, TISİAD olarak ülkeye katkı sunmak için çalıştıklarını ifade ederek, Türkiye ve Irak arasındaki ticaret hacmini de artırmak için yapılması gerekenleri sıraladı. Çelik, “Ulaşım bunların başında geliyor. Habur Sınır Kapısı’nda araç ve insan geçişinin hızlı yapılması için gerekli altyapı ve personel ekibinin hazırlanması gerekir. Bugün Irak’a giden araçlar hem IKBY’de hem merkezi Irak’ta iki vergi ödüyor. Bunun teke indirilmesi yerinde olacaktır. Adana’dan Erbil’e direk uçak seferlerinin konulması ihtiyaçtır” dedi. Çelik, Mersin Limanı ve Çukurova Bölgesel Havaalanı ile ilgili projelerin hayata geçirilmesi gerektiğini kaydetti. Sayın Mehmet Salih Çelik, TISİAD gibi önemli bir derneğin başkanısınız. Okurlarımız için bize biraz kendinizden bahseder misiniz? 1986 yılında Nusaybin'de doğmuşum. İş hayatına çok erken yaşlarda dahil oldum. Suriye ve Irak'a iş hayatımın ilk yıllarından itibaren ticari amaçlarla ziyaretler gerçekleştirdim. Irak'ın önemli kentlerinde ve Suriye'nin bütün kentlerinde çeşitli işler yaptım. Ayrıca Gürcistan başta olmak Kafkas coğrafyasında farklı ülkelerde de temasım oldu. Tabii bu arada 18 yaşında profesyonel futbolcu olarak Nusaybin Demirspor'da forma giydim. Bir süre bankacılık alanında çalıştım. Akaryakıt sektöründe bölge müdürlüğü dahil olmak üzere farklı kademelerde bulundum. Pamukkale Üniversitesi'nde Pazarlama ve Reklamcılık okudum. Dikey geçişle işletme bölümünü tamamladım. Yerel yönetimler alanında da eğitimler gördüm. Hali hazırda İstanbul Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde ve Anadolu Üniversitesi Adalet Bölümünde öğrenime devam ediyorum. Kendi firmam var. Taahhüt firması olarak iş hayatına devam ediyorum. TISİAD'da uzun süre başkan yardımcılığı yaptım. 2022 Şubat ayında TISİAD başkanlığına seçildim. Firmanız MSÇ Group'un kuruluşundan ve bugün gelinen noktada faaliyet alanlarından bahseder misiniz? Önünüzdeki hedefler nedir? Sektörde 7’inci yılımızı geride bıraktık. MSÇ’yi kurup büyütme aşamasına getirdik. Kamu kurumlarında yaptığımız taahhüt işleriyle örnek bir noktaya geldik. Mersin ve bölge başta olmak üzere tüm Türkiye’de etki alanımızı artırıyoruz. Alacağımız ihalelerle kamuya sağlıklı, güvenilir ve geleceğe taşınır işler yapmaya çalışacağız. Hedefimiz elbette ki firmamızı Mersin’de ve bölgede sonrasında Türkiye’de alanında örnek bir firma haline getirmek. Daha kaliteli hizmet sunmanın yolu mesleği takip etmekten ve yapılanlardan haberdar olmak gerekir. Siz aynı zamanda Mardinli Genç İş İnsanları Derneği’ne de (MAGİİD) üyesiniz. Bu derneğe sürecinizden bahseder misiniz? MAGİİD'in dernek faaliyetlerini nasıl değerlendiriyorsunuz? MAGİİD’i kuruluş aşamasından beri takip ediyorum. Çok değerli dostlarımın önerisiyle derneğe üye oldum. Ciddi bir potansiyel taşıyan, kent ekonomisinde önemli bir yeri olan MAGİİD’e üye olmayı yerinde gördüm. MAGİİD büyümeye açık, kenti ve ülkemizi doğru değerlendiren bir dernek. Ayrıca dernek ortamındaki dostluk da benim için çok önemli. Başarılar diliyorum. IRAK’TA AÇILAN TEMSİLCİLİKLER Aynı zamanda başkanlığını yürüttüğünüz Türkiye- Irak Sanayicileri İş İnsanları Derneği'nin kuruluş yılı, amacı ve üye yapısından bahseder misiniz? TISİAD olarak kent ticaretine katkı sunmanın yanında bölgede ticarete dinamizm kazandırmak gibi bir hedefimiz var. Farklı sektörlerden üye yapımızla günden güne büyüyen bir derneğiz. İthalat-ihracat, nakliye, gümrükleme, akaryakıt, taahhüt gibi alanlardan üyelerimiz var. Başkanlığa seçildiğim ilk gün derneğimizin Irak ve IKBY’de temsilcilikler açmak gibi hedeflerimiz olduğunu söylemiştim. İşte o hedefleri gün gün yerine getiriyoruz. Yakın zamanda yaptığımız ziyaretlerle Süleymaniye, Duhok ve Musul’da temsilciler belirledik. Özellikle Musul’da temsilciliğimizin varlığının çok daha fazla bir anlam ifade ettiğini söylemem lazım. TISİAD Şubesi’ni Musul’da dernek bayrağımızla Türk bayrağıyla açmanın gururunu yaşadık. Erbil’in dışında Bağdat, Necef, Basra, Kerkük gibi temsilci aday talepleri var. Süreç içerisinde oralarda da temsilcilik açacağız. Bugün gelinen noktada dernek faaliyetlerinden bahseder misiniz? Sözünü ettiğim gibi derneğimizin Türkiye ve Irak’ta temsil edilmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. Bileşeni olduğumuz Çukurova SİFED’in diğer bileşenlerinin Irak’ta hamleler yapması için TISİAD olarak elimizi taşın altına koyacağımızı duyurduk. Bugüne kadar 4 zirve gerçekleştirdik. 5’incisi için çalışmalarımız sürüyor. İki ülkeye de katma değer sağlamak için çalışıyoruz. EN ÇOK TİCARET YAPTIĞIMIZ İKİNCİ ÜLKE Türkiye-Irak ticaretini nasıl değerlendiriyorsunuz? Irak; Almanya’dan sonra ticaretimizin en yoğun olduğu ülke. Korona virüs ortamında ihracatta ciddi bir düşüş yaşandı. Salgın öncesi ticaret hacmimiz salgın sonrasında neredeyse yarı yarıya düştü. Bu süreçte Almanya başta olmak üzere Avrupa’nın diğer ülkeleri fırsatı değerlendirmek istedi. İran da Avrupa kadar olmasa da kapılarının fazlalığından dolayı bu ortamdan faydalandı. Biz de ülke ekonomimize katkıda bulunmak adına, ticaret hacmimizin artması için TISİAD olarak bu nedenle Irak’a yoğunlaştık. Üyelerimiz de ticari faaliyetlerini bu amaca katkı sunmak amacıyla Irak’a yönlendirmiş durumda. Türkiye-Irak ticaret hacminin artması için önerileriniz nelerdir? Bu konuda da bizim yaptığımız araştırmalar sonucunda belirlediğimiz tespitler var. Ulaşım bunların başında geliyor. Habur Sınır Kapısı’nda araç ve insan geçişinin hızlı yapılması için gerekli altyapı ve personel ekibinin hazırlanması gerekir. Bugün Irak’a giden araçlar hem IKBY’de hem merkezi Irak’ta iki vergi ödüyor. Bunun teke indirilmesi yerinde olacaktır. Adana’dan Erbil’e direkt uçak seferlerinin konulması ihtiyaçtır. Erbil ve Mersin’de firmaların ürünlerini tanıtacağı “Show Room”ların yapılması tanıtım konusunda ciddi bir kolaylık sağlayacaktır. Türkiye ve Irak arasındaki ticaret hukukunun uluslararası hukuku da gözetecek şekilde yeniden düzenlenmesi de yaptığımız tespitlerden biri. MERSİN LİMANI HAYATİ ÖNEMDE -Türkiye'nin en büyük limanına sahip Mersin'in iki ülke ticaretindeki rolü nedir? Mersin’i ve Mersin Limanı’nı sadece iki ülke ticareti açısından değerlendirmek eksik kalacaktır. Mersin, 20’inci yüzyılın başlarından bu yana Akdeniz’deki konumu ve canlanan liman ticaretiyle tüm dünyanın ilgisini çeken bir kent. Mersin’in şehir olarak gelişimi de çok ürünlü, turizm yönüyle gelişkin coğrafyasının liman yoluyla dışarıya açılmasıyla açıklanabilir. Mersin, Ortadoğu, Avrupa ve Kafkas coğrafyasına mal ve hizmet ulaştıran önemli bir liman kentidir. Bugün lojistik sektörü başta olmak üzere liman çevresinde konuşlanan sektörler Irak’a hizmet ulaştırmanın da en önemli noktasıdır. Sadece bugün değil, her dönem Irak’la ticari bağ kurmamızın önemli bir alanıdır. Irak’la olan tarihi ve kültürel bağlarımız da bu ticarete güç veren olgulardır. Çukurova Bölgesel Havalimanı ve liman genişletme projeleri hakkında düşüncelerinizi alabilir miyiz? Her iki projenin de ivedi olarak hayata geçirilmesi ülkemizin bölgede ticari olarak konumunu güçlendirmesi açısından önem arz ediyor. Sadece Mersin’in değil Akdeniz Bölgesi’nden başlayarak uzanan hatta ticaretin canlanmasına büyük katkı sunacaktır.