31 Mart Mahalli Seçimlerine giderken, İzmir’deki yarış bir hayli hızlı ilerliyor. Olaylar partilerin büyükşehir adayları üzerinde şekilleniyor. Zaman zaman ilçe belediye başkan adaylarına destek veren büyükşehir adayları, tabiri caizse “bol keseden” vaatlerle dikkat çekiyor.

Hafta içinde Cumhur İttifakı’nın adayı AK Partili Hamza Dağ, “ucuz su”dan tutun da “ulaşımda 90 dakika”nın tekrar uygulanacağına dair sözler vermişti. CHP’nin “vefa”lı adayı Dr.Cemil Tugay kendisine hemen cevap verdi. Cemil Başkan da benzer vaatleri sıraladı. Yani anlayacağınız vaatler havada uçuşuyor.

Elbette bu vaatler seçimin genel karakteridir. Adaylar, vatandaşı görünce aşka gelirler. Kendilerini tutamazlar. Sonuçta vaat ağızdan bir kere çıktığında, artık yerine getirilmesi elzem hale gelir. Gelir diyoruz ama geldiğini de hiç görmedik doğrusu.

Geçtiğimiz seçimlerde, bu tür vaatlerle ortaya sıralananların hiçbirisi yerine gelmedi. Taaa rahmetli Ahmet Piriştina döneminden beri İzmirli “Temiz ve Yüzülebilir Körfez” masalı ile uyutuluyor. Aziz Kocaoğlu da aynı vaatleri sıralamış, ama başarılı olamamıştı. Tunç Soyer ise körfeze defalarca dalıp çıkmasıyla ortalıkta göründü. O da “koku” yüzünden çok eleştirildi. Nihayet, Körfez yine bildiğimiz Körfez.

Geçen haftalarda bu köşede yazmıştım. Başkanlar durdu durdu seçime ramak kala hamaratlaştı. Tramvay ve metro açmalar, etrafı asfaltlamalar, park tesisleri vs.,vs. Yahu adama sorarlar “4,5 yıldır neredeydiniz?” diye. Ama iş işten geçti artık. İzmir’de 20’nin üzerinde belediyeye sahip CHP, 3 başkan dışında hepsini değiştirdi. Belki “değişim” sürecine denk geldi ama, o başkanlar çiçek-böcek, konser-tiyatro derken 5 yıl bitiverdi.

Dr.Cemil Tugay, 5 yıldır Karşıyaka’nın başkanıydı. Kucağında bulduğu borçlar, bu yüzden ödenemeyen maaşlar, üzerindeki siyaset gölgesi ve işçi eylemleri derken, Karşıyaka’ya kalıcı ve adından söz ettirebilecek bir eser bırakamadı. Bu yüzden de kendi partisi dahil eleştiriliyor. Buna rağmen CHP’de değişimin liderine verdiği koşulsuz destekle, büyükşehir başkanı ilan edildi.

Ben Cemil Başkana bir şans verilmesi taraftarıyım. Belki de Büyükşehir’in sinerjisi ile çok güzel işler başarabilir. Örneğin Karşıyaka Stadı’nı ve İskele önündeki geçidi yaparak Karşıyakalıyı rahatlatabilir. Umarım Körfezi yüzülebilir hale getirir, kokudan eser kalmaz, Mavişehir’i her lodosta deniz basmaz. Büyük Kanal’da yarım kalan temizlik tamamlanır, Buca Metrosu bitirilir. İzmir’e metronun da ulaşacağı modern bir otogar kazandırılır. Say say bitmiyor doğrusu.

AK Parti’nin büyükşehir adayı Hamza Dağ, gençliğinin ve kısa sürede kazandığı siyasi tecrübenin verdiği güçle, gece gündüz demeden çalışıyor. Bazıları ise İzmirlinin geçmişteki tercihlerine bakarak, Dağ için “Ağzıyla kuş tutsa kazanamaz” diyor. Tabi bunu 31 Mart gecesi sandıklar açılmaya başladığında anlayacağız.

Evet İzmirlinin AK Parti’ye karşı duruşu belli. Ama “duruş” belli diye her şeyi kabullenmek doğru mu? Siyaset çalışmak ve mücadele etmektir. Hamza Dağ, projelerini bir lansmanla açıkladı. EŞSİZMİR başlığı altındaki 11 proje, İzmir’in kronik sorunlarının çözümüne odaklanmış görünüyor…

Hamza Dağ, Büyükşehir’in altından kalkabileceği projeleri elbette başarabilir. Ancak, Körfez Geçişi gibi, Binali Yıldırım’dan kalma projenin hayata geçmesi ancak o konuya devletin el atmasıyla mümkün. Dağ’ın lansmanının bir bölümünü izledim. “EŞSİZMİR” teması biraz Tunç Soyer’in proje adlarına benzemiş. Anlaşılan Dağ, Soyer’den etkilenmiş veya rol çalmış… O kadar da olur artık…