Kadınlar için büyük kolaylık sunan, son zamanlarda da oldukça tercih edilen hatta yeni bir sektör oluşturan kalıcı oje ve protez tırnağın detaylarını araştıralım biraz…
Uzun tırnak bir süre boyunca statü göstergesi olarak kabul görmüş birçok ülkede.
19’uncu yüzyılın başlarında Yunanistan’da, üst sınıf kadınların birçoğu tırnaklarının üzerine boş fıstık kabukları yerleştirirmiş ve bu şekilde yavaş yavaş yapay tırnak trendini Avrupa’da yaymaya başlamışlar. Ayrıca Çin’in Ming Hanedanlığı döneminde soylu kadınlar da manuel iş yapmak zorunda olmadıklarını belirtmek için uzun yapay tırnaklar kullanırlarmış. İlk yapay tırnaklar, gerçek tırnağın üzerine jelatin tabakası uygulanarak yapılmaya başlanmış. Ancak bu yöntem, uzun süre dayanmıyor ve kolayca kırılıyormuş. 1960’larda, bir diş teknisyeni olan Frederick Slack, tırnaklarını yiyen hastaları için bir çözüm olabilecek gerçek görünümlü yeni, geçici takma tırnakları geliştirmeye başlamış. Buluşunu geliştirmek için ise farklı materyaller ile denemelerden sonra kardeşi Tom’la birlikte başarılı versiyonunun patentini alarak “Patti Nails” şirketini kurmuşlar. Fred doğal tırnağını yenilemek için diş ekipman ve kimyasallarını da malzeme olarak kullanmış. 20’nci yüzyılın sonlarına gelindiğinde yapay tırnaklar, kadınlar için dünya çapında popüler olmaya başlamıştır. Bu yeniliğin günümüzde kullanılan aksesuar şekline dönüşmesi ise fazla zaman almadı.

Bugün, bu uygulama sistemleri oldukça ilerlemiş ve gelişmiştir. Toz akrilik, polly gel, classic gel ve acrylgel en yaygın protez tırnak tekniklerindendir. Bu işin eğitimini almış uzmanlar tarafından nail art denilen tamamen el işçiliği olan resimler, dizaynlar, şekiller tıpkı bir tuval gibi tırnaklara işleniyor. Tırnağın uzama durumuna göre genel olarak ortalama 2-4 hafta arası bir kullanım sağlıyor. Günümüzde inanılmaz rağbet görmesinden dolayı oldukça fazla tırnak stüdyoları açıldı. Ve aylar öncesinden bir sonraki randevunuzu planlamak durumunda kalıyorsunuz biraz isim yapmış bir stüdyoyu tercih ediyorsanız.


61Zww R8 P5 Y L. A C U F1000,1000 Q L80
Protez tırnağın avantajları;

Öncelikle kullanım kolaylığı sağlaması açısından oldukça tercih ediliyor. Maniküre gitme sıklığınız azalıyor. Tırnak yenmesi, tırnak kırılması ve tırnak bölünmesini engellemeye yardımcı olmaktadır. Doğal tırnaklarınızı uzatmak ve güçlendirmek için de harika bir yoldur.

Protez tırnağın dezavantajları;

Doğru takılmayan tırnaklar, tırnak yatağına ciddi zararlar verebilir ve doğal tırnak büyümesini engelleyebilir. En yaygın sorunlardan biride tırnak enfeksiyonudur. Hatta bazı hastaneler, hastalara enfeksiyon bulaşma riski sebebiyle çalışanlarına protez tırnak kullanma konusunda izin vermemektedir. 1990’lu yıllarda gerçekleşen birkaç prematüre bebek ölümünde sebep olarak hemşireden bebeklere bulaşan yapay tırnak enfeksiyonu ile suçlanmıştır. Doğru teknik, doğru uzman ve tescillenmiş ürünler ile çalışıldığında ise protez tırnağın hiçbir zararı yoktur.

UV ışınlı kurutucular;

Gelelim benim gibi bir çoğunuzun da aklını karıştıran UV ışınlı kalıcı oje kurutucularına. Uygulama esnasında ellerin ultraviyole ışın altında bekletilmesi, cildin UV ışınlarına maruz kalmasına neden olur. Sürekli olarak kalıcı oje yaptıran kişiler için bu durum bir cilt kanseri tetikleyicisi olabilir. Senelerdir kalıcı oje yaptıran biri olarak tırnaklarımı her kurutucu cihazına koyduğumda aklımdan zararları ile ilgili duyduğum şeyler geçiyor olsa da kalıcı ojenin konfor ve görselliğinden dolayı yine de vazgeçemiyorum. Kendimi rahatlatmak adına gitmeden önce ellerime yüksek koruyucu faktörlü bir güneş kremi sürüyorum. En azından bir nebze de olsa içimi rahatlatıyorum. Benim gibi aklınıza takılan bir durumsa bu sizde deneyebilirsiniz.
Sonuçta güzellik için her yol mübah değil mi?