Sabah bir alarmla uyanırsınız. Kahvaltı, ayıldınız. Bir kahve, daha da ayıldınız. Artık günü çıkarabilecek enerjiye sahipsiniz. Derken, iki saat içinde enerjiniz sıfırlanmaya, içiniz çekilmeye, mutsuzluk ince ince çökmeye başladı. Hazır havalar soğuyor, mevsimsel depresiflikler bize göz kırpıyorken enerjilerin düşmesinin sebeplerine değinelim istedim.
Her sene sonbaharda bu mevsimsel depresyon konusunu açıyor ve jet hızıyla kapatıyorum. Şahsen hiç hoşuma gitmeyen bir konu çünkü. Yazın o gösterişli, cafcaflı ve neşeli havasından sonra gelen bu durgunluk canımı sıkıyor. Gerekli bir durgunluk mu, evet bence öyle. Bu bir dinlenme, sakinleşme, temize çekme fırsatı mı, evet buda olabilir. Sadece zihinsel bir şekilde yaşanıp sonlanmıyor bu depresiflik tablosu. Belki biraz bundan bahsetmemiz konuyu neden sevmediğimi açıklamaya yetecektir.
Vücudun dur butonuna basması gibi bir durum hayal edilebilir depresyondan bahsederken. Yapılması gereken işler, konuşulması gereken konular, başlanması gereken bazı hayaller vardır. Ve kendinizi yataktan çıkamıyorken, sürekli ertelerken ve planları iptal ederken buluverirsiniz. Bir etkiyle buraya geldiyseniz o zaman sakince tepkinizi verip konudan sıyrılabilirsiniz. Örneğin başınıza çok da rahat kaldıramayacağınız bir olay geldiyse buna depresif bir tepki verirsiniz, birkaç hafta dinlenme yapar çok da kilitlenirse bir destek alırsınız. En azından çıkış noktasını biliyorsunuzdur.
Mevsimsel yaşadığımız bu duyguda ise mevsimin geçiş noktaları tetikleyenimiz olmuş oluyor. Hayatımızda farklı bir şey yok, sadece doğal bir dönüşüm yaşanıyor. Hatta konu sizinle ilgili bile değil! Ama zihninizin alışkanlık olarak yarattığı bu kodlama sonucu vücudunuz da elini taşın altına koyarak düşme yapıyor. Bu dönemlerde zihni ve bedeni daha bütüncül düşünmek önemli. 
Düşünerek bu enerjisiz olma halinin başlangıcını bulamıyor olabilirsiniz. Daha çok neler yaşadığınıza ve neler hissettiğinize odaklanırsanız zaten başlangıcı çok net olmayan bu depresifliği daha iyi anlayabilirsiniz. Vücudunuz için ise hangi saat aralıklarında enerjinizin aşağı çekildiğini yakalamanız daha rahat hareket edebilmenizi ve sıkıntıyı dağıtabilmenizi sağlayabilir. Örneğin öğlen saatlerinde başlayan bir içe çekilme 15 dakikalık bir yürüyüşle bir hafta süre içinde bertaraf edilebiliyor. Sonuçta bedenin kışa hazırlığı, dinleyip neye ihtiyacı olduğunu öğrenmek gerek!
Sizlerde havaların değişmeye başladığı bu günlerde bedeninizi takip edebilir, ihtiyaca göre beslenmenizi ve hareket tarzınızı biraz güncelleyebilirsiniz. Birkaç hafta içinde enerjiniz kendisini onaracak, kışa hazırlık tamamlanacaktır..

Keyifli haftalar dilerim!